İletişim

iletişim Bilgileri
-> Web : www.ayhnpksn.com
-> e_mail : ayhnpksn@gmail.com
-> Koçluk Hizmetleri Tel. : 0533-338 18 86

23 Mart 2012 Cuma

Yalnızlık Paylaşılmaz


Yalnızlık, yaşamda bir an,
Hep yeniden başlayan..
Dışından anlaşılmaz.

Ya da kocaman bir yalan,
Kovdukça kovalayan..
Paylaşılmaz.

Bir düşün'de beni sana ayıran
Yalnızlık paylaşılmaz
Paylaşılsa yalnızlık olmaz.

Özdemir Asaf

İLK AŞK



Ben ne sevdalardan geçtim,
Aklımda hep sen varken,
Nice çamurlara düştüm,
Üstüme bulaşmasından korkmadan…

Bir yeni yıl arifesinde,
Ben başka sevdanın kollarındaydım,
Aklımda sen varken…

Yüreğime düşürdüğün yangın,
Nedense aklımda kalmış,
Ben nice sevdanın koynunda,
Yüreğime seni koymadan…

Belki sen de bir sevdanın koynunda,
Hatırlamazsın beni,
Ben nice sevdaya gebeyken,
Her sevda da,
Aklıma düşen ilk yangındayım…
                                  31.12.11

Ayhan PEKŞEN

17 Mart 2012 Cumartesi

Beni bu güzel havalar mahvetti


Beni bu güzel havalar mahvetti,
Böyle havada istifa ettim
Evkaftaki memuriyetimden.
Tütüne böyle havada alıştım,
Böyle havada aşık oldum;
Eve ekmekle tuz götürmeyi
Böyle havalarda unuttum;
Şiir yazma hastalığım
Hep böyle havalarda nüksetti;
Beni bu güzel havalar mahvetti.

Orhan Veli KANIK

16 Mart 2012 Cuma

Berlin


Ne zaman Berlin’i anlatmaya kalksam,
Korkuyorum,
Adını hatırlayamadığım sokaklarında,
Sevdalarım…

Bir yılbaşı gecesi,
Sokak ortasında bir yosma,
Islak öpücüğünde,
Çocuksu erkekliğim…

Çılgın zamanların şehri,
En meraklı zamanlarımda,
Süzülürken dudaklarımdan saflığımın kanı,
Acıdan değil çığlığım…

Ne zaman ki,
Nefes alışlarım yabancı,
Boğazıma düğümleniyor,
Berlin’in sınırları…

Bir duvar önümde kocaman,
Korkuyorum,
Ne zaman anlatmaya kalksam,
Göremiyorum…

Ayhan PEKŞEN

14 Mart 2012 Çarşamba

Düşünce yasaları-2

2. Zihin her çeşit düşünceyi yayar ve alır.
   Her yasa kendi içinde bir bütün olduğu gibi birbirini tamamlayıcıdır. Düşünceler zihnimizde yaratılır ve çevreye yayılır. Bu çevre çerçevesini özellikle yapıyorum ki spritüel boyuta girmek istemiyorum. Dileyen okuyucu bunun çerçevesini büyütebilir. Zihin her türlü düşünceyi yaratılır, yaratım aşamasında yaşamımızın ilk yıllarında hiç sorun yoktu ancak zaman içinde düşüncelerimizi bastırmayı, yok saymayı, engel koymayı ve sınırlandırmayı öğrendik. İlk öğrendiğimizde bunları uygulamak oldukça zordu ama sağ olsun ebeveynlerimiz ve diğer eğitmenlerimiz bu eğitim için ellerinden gelenin en iyisini yaptılar ve biz artık düşüncelerimizi otomatik olarak kontrol eder hale geldik ve saklamayı öğrendik (mi acaba?) Neyse bunu da düşünmemize gerek yok, bilinçaltı hangi düşünceyi eyleme geçirip geçirmeyeceğimizi bize otomatik olarak yaptırıyor ve zihnin ürettiği düşünceler otomatik olarak çevreye yayılıyor ve yasa bir de belirtildiği gibi düşünceler hayatımızı şekillendiriyor.

    Zihin, ürettiği düşünceleri yaymakla kalmıyor, başkalarının ürettiği düşünceleri de alıyor. Yani düşünceler bir engelle karşılaşmadan sürekli bir şekilde zihin tarafından alınıyor ve yayılıyor. Sebepsiz yere olduğunu düşündüğünüz bir şekilde patronunuzun size soğuk davrandığı oldu mu? Bilmiyorum. Sürekli olarak işinizden nefret ettiğinizi söyler ve patronunuzun kötü özelliklerini sayarsanız ve bunları bir kişiyle sözel olarak paylaşmasanız bile, patronunuzun size iyi davranmayacağı kesindir. Sürekli olarak sizi "yolunacak kaz" olarak gören birine para verir misiniz? Halbuki o kişi size "sizin yolunacak bir kaz" olduğunuzu hiç söylemedi. Sürekli olarak her gördüğünüzde "Bu insanı artık görmek istemiyorum, nefret ediyorum ondan" dediğiniz ve o insanın ortadan kaybolduğu oldu mu hiç? Örnekler çoğaltılabilir. Bir gurubun içine girersiniz ve kendinizi pek te rahat hissetmezsiniz, evet haklısınız çünkü düşüncelerin enerji kuvvetiyle karşılaştınız. Hava değişmedikçe de rahat edemeyeceksiniz.

    Yasa 2 yi iyi anladığımızda şunu görürüz, hangi düşünceyi üretirsek üretelim, bunu çevreye yayar ve benzer düşünceleri alırız. Siz ne kadar gülümsemeye çalışsanız da karşınızdakinden hoşlanmıyorsanız bu düşünceyi ona ulaştırırsınız. Bu yüzden kişisel gelişimde rol yapamazsınız. Buna yönelik çalışmalarınız sadece kısa süreli çevreyi kandırmaca yaratır. Bilinçaltı size bunu her zaman fısıldar. Kendinizi iyi hissetmiyorsanız, bu düşünceyi yayarsınız.  

   Sadece yasaları ele aldığım bu yazı dizisinde konuyu farklı boyutlara getirmemek adına sadece yasaları   anlatıyorum. Olumlu düşünce nasıl yaratılır veya alıştığımız ve sürekli tekrar ettiğimiz düşüncelerden nasıl kurtulunur gibi konulara girmiyorum. Sadece yasa der ki, zihin her çeşit düşünceyi yayar ve alır. Peki arzu ettiğimiz yaşamı getirecek düşünceler mümkün müdür? Elbette. Bu da ayrı bir çalışma konusudur. Ve değişimin başlangıç noktasıdır.

Saygı ve Sevgilerimle
Ayhan PEKŞEN

13 Mart 2012 Salı

Günün Sözü


Kuantum mekaniği konusunda çok çalışmak gerekir. Ama, içimden bir ses bana bunun her şeyin çözümü olmadığını söylüyor. Bu teoriyle birçok şey açıklanıyor; ama hala O'nun sırrını çözebilmiş değiliz. Ben yine de, O'nun zar atıp kumar oynadığını, hiç mi hiç zannetmiyorum.

Albert Einstein

Düşünce yasaları-1

1. Düşünceler hayatımızı şekillendiren enerji kuvvetleridir.

    Her düşünce kendi enerjisini yaratır. Güçlü düşünceler güçlü enerji yaratır, zayıf düşünceler zayıf enerji yaratır. Bu öylesine basite alınacak bir durum değildir. Yakın tarihte ingiltere'de yapılan bir araştırma uyanık haldeyken bir insanın zihninden ortalama 60.000 düşünce geçirdiğini ortaya koydu. Araştırma hangi koşullarda yapıldı bilmiyorum. Bu sayı nasıl bulundu onu da bilmiyorum. Ancak şu bir gerçek ki, her an zihnimizden düşünceler geçiyor. Farkında olmadan düşüncelerin içinde yüzüyoruz.

   Peki o zaman, bunun bizim için anlamı ne? Anlamı şu ki, düşünceler hayatımızı şekillendiriyor ve bu bizim farkında olmadığımız düşünceleri de kapsıyor. Bu nedenle bilinçli olarak arzu ettiğimiz şeylere kolaylıkla ulaşamıyoruz. Çünkü her düşünce kendi enerjisini yaratıyor ve insan ona göre hareket ediyor. 

   Ürettiğiniz düşünceler olumlu ise, bu olumlu enerji kuvvetleri oluşturuyor ve olumluyu yaşıyorsunuz. "İnsanın ters gitmeye görsün işi yoğurt yerken kırılır dişi" aslında bunu çok güzel özetleyen bir deyiş. Sürekli olarak olumsuz düşünce ürettildiğinde sürekli olarak olumsuzluk yaşanıyor.

   Bu yazımda birinci yasayı belirttim, değişim süreçlerinden bahsetmeyeceğim. Düşünceler de bir alışkanlıktır ve insan  bir düşünme modelini öğrenir ve bu yönde hareket eder. Sadece şunu söylemek istiyorum. Değişimin ilk başlayacağı yer düşüncelerdir. Düşünceler değiştiğinde hayatımız da değişmeye başlar. Ve azimli bir çalışmayla hayatımızı tümden değiştirmek mümkündür.

Saygı ve sevgilerimle
Ayhan PEKŞEN

10 Mart 2012 Cumartesi

Ayrılış


Gitmeden beni uyandır,
Saati kurmayı unutsam da,
Gözlerine dalmak istiyorum,
İçimde cevap bulamayacak sorularla…

Vedaları sevmezsin, biliyorum
Acılara alışkınsın,
Yoksa,
Her terk edişine, nasıl katlanırdın…

Gitmeden son bir kez,
Ben de kalan seni,
Görmem lazım,
Uyandır beni…

Ve ben sana uzanmak istesem de,
Biliyorsun,
Nafile yakarışlarla,
Düşemem gözlerinden…

Gitmeden uyandır beni sevgili,
Yoksa yaşayamam,
Ben de kalan "devamın" olursa,
Ben uyanamam…

Ayhan PEKŞEN

Paradigma_Değişim Nasıl Olur(4)

Eğitim filosunda olan iki savaş gemisi bir kaç gündür kötü hava koşullarında manevra yapıyordu. Ben en öndeki savaş gemisinde görevliydim ve hava kararırken köprüde görevliydim. Yer yer sis vardı ve görüş alanı dardı. Bu nedenle komutan da köprüdeydi, bütün faaliyetleri denetliyordu.

Karanlık bastıktan kısa bir süre sonra köprünün gözetleme yerinde iskele tarafındaki nöbetçi haber verdi: "Işık sancak tarafında."

Komutan seslendi :"Dümdüz mü ilerliyor, yoksa kıça doğru mu gidiyor?"

Nöbetçi : "Dümdüz ilerliyor komutanım." diye cevap verdi. Bu, o gemiyle tehlikeli bir çarpışma rotası üzerinde olduğumuz anlamına geliyordu.

Komutan nöbetçiye emir verdi. "Gemiye mesaj gönder. Çarpışma rotasındayız. Rotanızı 20 derece değiştirmenizi öneriyoruz."

Karşıdan şu sinyal geldi: "Rotanızı 20 derece değiştirmeniz önerilir."

Komutan, "Mesaj gönder," dedi. "Rotayı 20 derece değiştirin."

Karşıdaki, "Ben deniz onbaşıyım, rotanızı 20 derece değiştirseniz iyi olur." diye yanıtladı.

Komutan bu arada iyici öfkelendi. Hırsla emretti."Mesaj gönder! Ben bir savaş gemisiyim. Rotanızı 20 derece değiştirin."

Karşıdaki ışıklarla cevap verdi. "Ben bir deniz feneriyim."
Rotayı değiştirdik.

İnsanlar kendi yaşamlarına ve ilişkilerine, koşullanmalarının ve deneyimlerinin sonucu olan paradigmalar ya da haritalar aracılığıyla bakabilirler, ancak bu haritalar arazinin kendisi değildirler.Bunlar "öznel gerçekler" dir. Araziyi tanımlama çabalarıdır.    Alıntı : Etkili İnsanların 7 alışkanlığı.  Stephen R. Covey

Deniz fenerlerini fark etmek sisli ve kapalı havalarda oldukça zordur. Açık ve net bir uyarı olmasa bile bunların farkında olabilir ve rotamızı ona göre değiştirebiliriz Deniz fenerleri ilkelerdir. Ve ilkeler karşı konulamayacak yasalardır. NLP bu konuda oldukça çok, paradigma değişimi sağlayan tekniklere sahiptir. Öğrenilmiş çaresizlikler kader değildir. Ve değiştirilebilir.

Saygı ve Sevgilerimle
Ayhan PEKŞEN



9 Mart 2012 Cuma

Unutulmaz


Aklımda ne varsa sevdaya dair,
Bir bir koptu yüreğimden,
Anladım ki ne varsa,
Sen olmuş sevda ya dair.

Bir tek sen de kalmış sevda,
Sevdanın başlangıcında,
Ard arda koyulmuş,
“Bu son” diye kandırmacayla…

Anladım ki,
Bir tek sevda koymuş yüreğim..
Bir bir hatırladım diye,
Adı hep "sen" olmuş…

Ayhan PEKŞEN

6 Mart 2012 Salı

Benim Sevdam


Nicedir sevdalıyım insanlara,
Yanıp durmam bundandır,
Sanırlar divane olmuşum,
Kapıları çalmam sevdadandır.

Nicedir hasretim gülüşlere,
Sanırlar almaya geldim,
Borç hanesine düşerim diye,
Görmezden gelindim,

Nicedir görmem gelişleri,
Azalırım korkusundan,
Cesaret bir yol,
Hasretin sevdamdandır.

Ayhan PEKŞEN

Günün Sözü

“Hayallerin sınırlarının ötesine geçemez. Sınırlar senin koyduğun fakat koyduğunu unuttuğun şeylerdir. Bunları biliyorsun, bildiğinin farkına vardığında nasıl kaldıracağını da bilmeye başlayacaksın.”

Ayhan PEKŞEN

5 Mart 2012 Pazartesi

Günün Sözü

Günümüzde kendisini tanımayan, anlamayan, robot gibi davranan birisiyle karşılaşıyoruz. Bu insan yalnızca, kendisi olduğu sanılan kişiyi tanır. Anlamsız gevezelikleri iletişim sağlayacak konuşmanın, yapay gülümsemesi gerçek kahkahanın, donuk çaresizliği ise gerçek acının yerini almıştır. Bu birey hakkında iki şey söylenebilir: Birincisi, bireysellik ve aklına estiği gibi davranmak gibi giderilmesi olanaksız kusurları vardır. İkincisi, o yeryüzünde dolaşan bizim gibi milyonlarca insandan pek farklı biri değildir.

Erich Fromm

4 Mart 2012 Pazar

Karalama Defteri

Benim hiç karalama defterim olmadı,
hep düzyazı yazdım,
ne yazdıysam hayata dair,
hep yansıdı anında bana...

Akşamların gölgesinde babalar eve dönerken,
benim hiç babam dönmedi eve,
işte bu yüzden,
karalama defterim olmadı benim...

Sizin hiç babanız oldu mu,
karalama defterinizi temizleyen,
benim olmadı,
işte bu yüzden,
Ben hep düzyazı yazdım,
Ve hiç affı olmadı hayatın...

Ayhan PEKŞEN

Merak edenler, KOÇLUK nedir?


Koçluk Süreci Nasıl İşler ile tamerakin

2 Mart 2012 Cuma

Yola Çıktığında

Bir kez yola çıktıysan, dönüp arkana bakmayacaksın,
Önüne engeller çıkacak, yıkacaksın,
tutmaya çalışanlar olacak,
için acısa da onları bırakacaksın,
seni senden almaya çalışanlara,
kafa tutacaksın, dahası aldırmayacaksın...
ve sen direndikçe,
bir bir açılacak kapılar önünde,
başaracaksın,
sen başardıkça, alkışlayanlar çoğalacak,
onların önlerinde eğilecek, selamlayacaksın,
ve sessiz ama derinden, yoluna devam edeceksin...

Ayhan PEKŞEN

Günün Sözü

"Kendimizin dışındaki bir şeye aşık olup kendi varlığımıza olan inancı unutmak, bağımlı olan bir dünyanın karmaşası içinde kendimizi yitirmek, kişisel gerçekliğimizin tek yaratıcısının kendimiz olduğunu unutmak demektir."  Alıntı